Sosyal Medyanın En Etkili 25 İsmini Belirleme Çalışması kapsamında üstlendiğim en zorlu görev bu yazı oldu: Ekip üyelerinin projeyle ilgili görüşlerini paylaştığı büyük füzyon yazısını oluşturma. Bu süreçte yaşadıklarımızı ve öğrendiklerimizi projemizi yakından takip eden siz değerli okuyucularla paylaşmak istiyoruz.

Öncelikle ekipteki görev dağılımından bahsetmek istiyorum:

Cengiz, blogundaki bir yazısında yurt dışında sıklıkla gördüğü ama Türkiye’de henüz yapılmamış olan “En Etkili 25 İK” çalışmasından bahsetti. Yazısında “Yok mu buna el atacak yürekli bir İK Blog yazarı” diye bir de not düşmüştü. Beklediği cevap gecikmedi, Ahmet Eryılmaz bu işe el attı ve proje süreci başladı. Cengiz ekipte en iyi bildiği işlerden biri olan sosyal medya çalışmalarını üstlendi.  Klout ve Followerwonk skorlarının ölçümünü yaptı, projenin twitter hesabını açarak aktif şekilde yürüttü ve projenin görsellerini hazırladı.

Ahmet Bey ekibimizin lideriydi. Projeyi başlatarak tamamen gönüllü isimlerinden e-ekibi oluşturan ve ortak bir amaç altında birleştiren, ekip üyelerini özelliklerine uygun görevler üstlenmeleri için yönlendiren, sürecin tüm adımlarını demokrasi ile yöneten, parametrelerin ve aday isimlerinin Twitter kullanıcılarının görüşleri ile oluşmasına önayak olan kendisiydi. Ekip içindeki ilişkileri yöneten, yorulduğumuzda bizi tekrar olaya dahil eden ve çalışmanın aldığı eleştirilere yanıt veren hep kendisi oldu.

Mehmet ve ben değerlendirme parametrelerinin ve değerlendirilecek tweet’lerin belirlenmesi görevini üstlendik. Mehmet aynı zamanda değerlendirme şablonlarını ve tablolarını hazırlayan, tüm verileri konsolide eden ve adayları puanlarına göre sıralayan ekip üyemizdi. Liste oluştuktan sonra ben, Cengiz ve Mehmet birer yazı hazırlayarak listeye bloglarımızda yer verdik.

Elif’in görevi parametrelerin finalize edilmesi, adayların twitter hesaplarındaki İK içeriklerinin incelenmesi, blog ve diğer mecralardaki yazılarının taranması ve likert ölçeğine göre değerlendirilecek tablolara veri desteği sağlamaktı.

Emre, parametrelerin finalize edilmesi için ekip içinde kullanılacak bir oylama tablosunun yapılması ve her hafta gerçekleştirilen #iksohbeti altındaki tweet’lerin analiz edilmesi görevini üstlendi.

Dilay‘ın da dahil olduğu 8 kişilik ekibimiz süreçteki tüm adımların sosyal medyada duyurulmasında, blogların ve seçilmiş tweet’lerin likert ölçeğine göre değerlendirilmesinde görev aldı.

Şimdi gelelim ekibin yaşadıklarına ve bu süreçte öğrendiklerine. Elimizden geldiğince sadeleştirmeye çalıştık ama ekip büyük, yaşananlar da çok olunca ancak bu kadar oldu. Benim kendi adıma öğrendiğim en önemli şey bir projenin kalitesini ve sonucunu etkileyen en önemli şey istekli ekip üyelerine ve iyi bir lidere sahip olması. O zaman ne fiziksel olarak birlikte çalışmanın ne de işin yoğunluğunun önemi kalıyor. Her şey tıkır tıkır işliyor.

Ahmet Bey “Süreçle ilgili duygularımı 5 ifadeyle özetlemek isterim: Sorumluluk duygusu, ayrıntılara özen, kararlı duruş, güven ve paylaşma, tevazu. Süreçte öğrendiğim en değerli şey ise şu oldu: Özen, bilgi, emek, içtenlik ve şeffaflık yeterince ortaya konursa, sosyal medyada -hiç öyle zannedildiği gibi- linç etmezler. Hatta olumsuz düşünenleri ‘kolektif Twitter ruhu’ kendi içinde masseder.”

Mehmet “Birbirlerinden tamamen bağımsız, çoğunun birbirini sadece sosyal medyadan tanıdığı ve daha önce hiç bir araya gelmemiş bir ekiple çalışmak son derece heyecanlı ve keyifliydi. Sosyal medya üzerinde bu kadar etkili ve iletişimi kuvvetli bir ekiple çalışmak bana gurur verdi ve başarılı olmanın mutluluğunu yaşattı. İyi bir lideriniz ve sorumluluk sahibi takım arkadaşlarınız olduğu sürece birlikte başaramayacağınız hiçbir iş yok.”

Elif “Taradığım blog yazılarında kullanılan içeriklere, blog yazarı ve blog arasındaki güçlü iletişime daha yakından tanık olma fırsatı yakaladım. Y kuşağı olarak X kuşağı profesyonelleri ile böyle bir projeyi yürütmekten mutluluk duydum. Organize olan etkili görev dağılımı ile bir araya gelmeden sadece e-mail ile çok etkili bir proje çalışmasını çıkardığımıza inanıyorum.

Emre “Ekipte görev dağılımı profesyonellerin uzmanlık alanlarına göre yapıldı, projenin sağlıklı işlemesinin en önemli nedeni buydu. Bu projede öğrendiğim en önemli iki konu var; birincisi demokratik liderliğin başarısı. İkincisi ise teorik bilgi ve sistemli çalışmayla biz İK’cıların her şeyi başarabileceğidir.

Dilay “Sonuca ulaşmak isteyen, hedefe odaklanmış sağlam bir ekip, mekandan bağımsız bir şekilde çok rahat çalışıp üretebilir. Bu benim bir proje üretmek için birlikte oturup çalışmak gerektiği algımı tamamen değiştirdi, yüz yüze çalışmanın aksi de mümkünmüş. Tek ihtiyacımız olan elimizdeki işin son tarihini bilmek.”

Cengiz “Projenin en zorlu kısmı likert ölçeğine göre yaptığımız değerlendirme oldu. Saatlerce sürdü ve bittiğinde tüm ekip üyeleri ciddi anlamda yorgun ama sonuca ulaşmanın mutluluğunu yaşıyorlardı.

Projenin zorlandığı, iletişim hatalarının yaşadığı anlar da oldu. Burada devreye ekip liderimiz Ahmet Eryılmaz girdi ve süreç sorunsuz ilerleyip başarılı bir şekilde bitti. Özellikle sonuçların açıklandığı gün @enetkili25ik twitter hesabı inanılmaz bir etkileşim yaşadı ve yüzlerce bildirim aldık. Bu çalışmada öğrendiğim en değerli şey, inançlı ve kararlı bir takımınız ve iyi bir lideriniz varsa sadece sosyal medya üzerinden iletişim kurarak çok sayıda proje gerçekleştirilebilir. Yeter ki hangi  yeteneğin ne yapacağını iyi netleştirin! Güzel bir projeydi. Neşeli günlerdi 🙂