Zaman hızla geçiyor, yaşantımız değiştikçe hayata bakışımız ve değer yargılarımız da değişiyor. İnsan kaynakları blog yazarları olarak bu sayfalarda insan kaynakları departmanlarının bu değişimi yakalayabilmesi için yeni yaklaşımlar belirlemesi gerektiğini söylüyor, alandaki en iyi örnekleri paylaşıyoruz.

Bugün bakış açısındaki farklılaşmayı çok net gösteren bir örnek yaşadık. Hem de 100 yılı aşkın süredir benzer yaklaşım ve örneklerle hareket eden son derece geleneksel bir kurum yaşattı bu örneği: İsveç Kraliyet Bilimler Akademisi Nobel Komitesi

2016 yılı Nobel ödüllerinin sonuncusu olan Edebiyat ödülü bugün açıklandı. Şimdiye kadar edebiyat yazarlarının almasına alıştığımız ödülü bu yıl “Amerikan şarkı kültüründe yeni bir şiirsel anlatım yarattığı için” şarkıcı ve söz yazarı Bob Dylan (Robert Allen Zimmerman) kazandı. Tabi bu sonucu eleştirenler ve memnun olmayanlar oldu ama ben bu yeni yaklaşımdan büyük mutluluk duydum.

Aslında Akademi geçmişte de farklı yaklaşımlar sergilemişti. 1953 yılında Winston Churchill politik konuşmalarındaki edebi yaklaşımı için ve geçtiğimiz yıl gazeteci Svetlana Alexievich tarihte iz bırakan hikayeleri için Nobel edebiyat ödülüne layık görüşmüştü. Ama yine de 1901 yılından bu yana verilen ödülü almaya hak kazanan en sıra dışı isim Bob Dylan oldu.

İnsan Kaynaklarının bakış açısında da radikal bir değişime ihtiyacımız var. Bunu da sadece sistem kuran değil kişilerle birebir temas kuran İK çalışanlarıyla, çalışanların sadece iş yerindeki başarısına değil tüm yaşamındaki denge ve mutluluğuna odaklanan uygulamalarla sağlayabiliriz. İnsan Kaynaklarının Nobel Ödülleri bunu yapabilen şirketlerin olacak.

Not: Bu yazı ilginizi çektiyse İnsan Kaynaklarının Geleceğinde Öne Çıkan 5 Trend yazısını da okumak isteyebilirsiniz.