Bana bazen soruyorlar; “Türkiye Uğur Böcekleri Projesini dernek ya da vakıf yapmayı düşünmüyor musun?” diye. Hep hayır diyordum da nedenini bilmiyordum. Hocalarımızdan Barış anlattı; ABD’nin en beğenilen yardım vakıflarını araştırmışlar, en başarılı bulunan vakıfta toplanan her 100 doların 77 dolarının içerideki harcamalara gittiğini görmüşler. Yani sadece 23 dolar odaklanılan işe harcanıyor.

Sosyal Sorumluluk Projelerine baktığınızda, reklamına ayrılan bütçenin projenin kendisine ayrılandan daha fazla olduğunu görürsünüz.

TUP’u (Türkiye Uğur Böcekleri Projesi) 7 yıl kadar önce başlattık. Yüzlerce gence eğitici eğitimi verip, içeriği Dürüstlük, İş Kalitesi, Girişimcilik, Vatan Sevgisi ve Hoşgörü kavramlarını içeren zevkli ve uygulamalı bir eğitim programı oluşturduk. Bu gençler özellikle yatılı bölge okullarına, çocuk esirgeme yurtlarına, devlet okullarına, cezaevlerine gitti ve ücretsiz eğitimler verdi. Bizim tüm eğitmenlerimiz de hem okullarda eğitim verdiler, hem uğur böceklerini eğittiler.

Şöyle de bir yalandan yükselme sistemi kurduk; 100 kişiyi eğiten turuncu uğur böceği oldu,500’e ulaşan kırmızı,1000 kişiye ulaşan bordo. İzgören Akademi çalışanları da mavi uğur böceği oldu.

Hiçbir yerden sponsor almadık, masrafları tamamen kendimiz karşıladık. Şu ana kadar ulaştığımız, eğitim verdiğimiz öğrenci sayısı 225.000 kişi.  Para/verim karşılaştırması yapıldığında, Türkiye’nin en verimli projesi olabilir.

Son dönemde gençlere proje eğitimleri verip, siz gidin kendi projenizi başlatın diyoruz. Yapılan projelerin verimliliği süper. Köylü çocukları meyve çekirdeklerinden korular dikiyorlar, basketbol takımları kuruluyor okullarda, hayvanlara destek projeleri, ağaç dikim, Lösev’e destek, kasabalara kütüphaneler, enerji tasarrufu eğitimleri… Bizler de destek veriyoruz.

En büyük kazancımız gelen mektuplar. Projeyi ilk başlatanlar şimdi iş dünyasındalar.

Manisa Demircide uğur böceklerinin ekolojik tarım eğitimi ve girişimcilik eğitimlerinin verileceği bir kampüsü hayata geçiriyoruz. Hiç destek almadan, bir de Türk Çocuk edebiyatı Müzeciği Ankara’da kuruluyor.

Çiçero diyor ki “karanlığa küfretmektense bir mum yak”. Ya televizyon karşısında hırsızlara küfredeceğiz, ya da sokaklara çıkıp üretim yapacağız. Uğur Böcekleri olarak biz ikincisini tercih ettik.

Kurtuluş savaşı bir sivil toplum hareketiydi farkında mısınız? Sosyal Sorumluluk projesi değildi, o yüzden kazandı o gariban insanlar. Ben sanırım o yüzden tutmuyorum bu Sosyal sorumluluk Projelerini pek. Organize iyilik iyi bir şey tek başınıza iyilik yapmayı bırakıp, Lösev, TEMA, Toplum Gönüllüleri vakfı gibi bir yerde adım atın. Ya da bizim yaptığımız gibi gidin siz başlatın bir proje. Küçük İyilik Fikirleri diye bir kitap var onu da okuyun olur mu?

Dostlukla

Ahmet Şerif İzgören