Google Olsa Ne Yapardı, Jeff Jarvis
İnsanların hayatını en fazla değiştiren ve en beğenilen şirketlerden biri olan “Google” bunu nasıl başarıyor? Google’ın düşünme tarzını farklı alanlara uyguladığımızda neler değişebilir? Jeff Jarvis kitabında müşteri sayısını arttırmak isteyen şirketler, daha geniş kitlelere ulaşmak isteyen web siteleri ve çalışma tarzını Google bakış açısıyla değerlendirmek isteyen herkes için bu sorulara yanıt bulmaya çalışıyor.
Bir solukta okuduğum ve internet dünyasına bakışımı değiştiren kitap bu yazıya sığdıramayacağım kadar çok sayıda mesaj veriyor. Ben 5 tanesini özetlemekle yetineceğim.
- Google başarısını; insanları buluşturan bir platform olmasına borçlu. Günümüzün öne çıkan şirketleri de (Flickr, PayPal, Youtube gibi) Google gibi internette faaliyet gösteren, bu mecrada yer alan bilgileri etkin şekilde organize eden sosyal platformlar. Gelecek bu çalışma modeli üzerinde şekilleneceği için hepimiz yaptığımız işlere benzer bir bakış açısıyla yaklaşmalıyız. Kendimize şu soruları sorabiliriz: Kendi alanımdaki bilgileri etkin bir şekilde nasıl organize ederim? Bu organize bilginin sosyal bir platform olmasını nasıl sağlarım
- İnternette nasıl var olunacağını Google tanımlıyor. Elbetteki bir web sitesine ihtiyacınız var. Fakat sitenizi, mesajınızı iletebileceğiniz bir yer olarak görmeyin. Şunu bilin ki kullanıcıların çoğu büyük olasılıkla sizi Google aracılığıyla, arama kutucuğuna bir soru sorarak bulacak. Alacağı yanıtlarının kullanıcıyı web sitenize yönlendirmesi için, aklınıza gelebilecek her türlü soruya bir cevabınız olmalı.
- Çevrenizde bir topluluk oluşturamazsınız, topluluklar zaten vardır ve hali hazırda istedikleri şeyi yapmaktadır. Sormanız gereken soru, yapmakta oldukları bu şeyi daha iyi yapmaları için onlara nasıl yardım edebileceğinizdir. Hedef kitlenize, müşterilerinize, çalışanlarınıza ve hatta rakiplerinize şöyle bir bakın ve onlara nasıl “akıllı bir organizasyon” sunabileceğinizi düşünün. Bu organizasyonu kullanıcıların hakimiyetine verin, onlara istedikleri gibi kullanma özgürlüğü tanıyın.
- İnovasyonu destekleyin, mümkün kılın ve koruyun. Google, teknik çalışanlarına zamanlarının %20’sini yeni fikirler, yeni ürünler ve yeni işler üzerinde çalışmaları için veriyor. Çünkü Google için çalışanlarının yenilik yapmaları bir gereklilik ve işlerinin bir parçası. Kitabın yazarı bütün şirketlerin bu %20 kuralını örnek alması gerektiğini söylemiyor. Fakat şirketlerin yeni fikirleri nasıl keşfedebileceklerini ve çalışanlarını bu konuda nasıl ödüllendireceklerini değerlendirmelerin öneriyor.
- Google kullanıcılarından doğrudan ücret talep etmez, dolaylı yoldan kazanmak için model üretir. Örneğin arama yaptığı içeriğe sahip olmak istemez ve sağladığı içerik için kullanıcılardan ücret talep etmez. Bilginin internette serbest olmasını ister ki daha fazlasını organize edebilsin. Kazancının önemli bir bölümünü içerik sağladığı sayfalarda yayınlanan reklamlardan elde eder. Günümüzde ücretsiz olabilecek bir şey için ücret talep eden şirketler stratejik açıdan kritik bir konumdalar ve bu stratejilerini mutlaka gözden geçirmeliler.
Kitap önerisi için Gökhan Biçer‘e teşekkürlerimle
Müge Arslan
Not: Bu yazı ilginizi çektiyse Google İnsan Kaynakları Bölümünün En İyi 5 Uygulaması başlıklı yazıyı da okumak isteyebilirsiniz.
Gökhan Biçer • 12 Nisan 2014
Sayın Müge Arslan’a, bu kitabıın temasını bize aktardığı için teşekkür ederim. Gerçekten kitabı tekrar okumuşum kadar oldum.
İyi Tasarım İnsan Kaynaklarının Kalbidir - Müge Arslan
İK'nın Geleceğinde CV Yok Web Var - Müge Arslan
Kolektif İşbirliğinin Müthiş Ürünü Duolingo - Müge Arslan
Coca Cola Performans Yönetimini Nasıl Değiştirdi?