Dünyamı Dolduracak Bir “Zirve” İstiyorum
Her geçen gün sosyal paylaşım platformlarının daha fazla ön plana çıktığını görüyoruz. Artık hepimiz sadece izleyici olmayı değil, aynı zamanda katılımcı olmayı da istiyoruz. Hepimiz birer içerik üreticisiyiz ve bu da ulaştığımız kaynakları çeşitlendiriyor. Televizyon kanallarında bile bu durumun örneklerini görüyoruz. Mesela Acun Ilıcalı, teması tamamen sosyal paylaşıma dayalı olan bir televizyon kanalı kurdu. Kanalın izleyicileri aynı zamanda oyuncuları olabiliyor ve büyük bir izleyici kitlesi tarafından ilgiyle takip ediliyor.
İnsan Kaynakları alanına geri dönersek, katıldığımız eğitimlerde ve zirvelerde bu sosyal paylaşım ortamını yaşayabiliyor muyuz? Bu yıl ilk kez bir zirve platformunun sosyalleşmeye başladığına tanık olduk. MCT İnsan Kaynakları Zirvesinin teması “Sahne Senin: Varlığınla Fark Yarat” idi. Bu kapsamda kurulan online sunum platformu ile izleyicilere de sahne alma fırsatı verildi. Peki yeterli mi? Bir zirveden başka neler bekliyoruz?
Ali Cevat Ünsal • 14 Şubat 2015
Yazı şahane olmuş. Tebrikler. Zirveden beklentiler konusu farklılıklara gebe. Koçluktan beslendiğim kadarıyla söyleyeyim; kaç insan varsa o kadar çeşit vardır. Dolayısıyla her bireyin farklı beklentileri olduğu gibi zirvenin temasız ve doğaçlama kalma tehlikesi de var. Elbette daha katılımcı olmalı ve konuşanı dinlemekten öteye geçmeli. Etkileşim daha üst boyutta olabilir. Ayrıca “uygulanmamış” uygulamalardan bahsedilmemeli diye düşünüyorum. Bir yönetici sahnede muhteşem şeylerden bahsediyor ama yanımda oturan kişi orada çalıştığını fakat bunların hiç de doğru olmadığını iletebiliyor. Biraz gizem, biraz etkileşim ve samimiyetin üst noktada olduğu bir zirve hayal edebilirim.
İnsan Kaynakları Zirvesi 2017: Karsu, Human ve Merak Etmek