Müge Arslan'ın İnsan Kaynakları Günlüğü Menü

Kalıcı Başlantı:

Yazarken Fark Yaratmaya Hazır Mısınız?

Geçtiğimiz hafta Bumerang tarafından, blog yazarlarına yönelik olarak düzenlenen “Ali Poyrazoğlu ile Fark Yaratmaya Hazır mısınız?” atölye çalışmasına katıldım. Hem Ali Bey’le yakından iletişim kurma hem de diğer blog yazarlarıyla tanışma fırsatı bulmam açısından değerli, içeriği ve yöntemi bakımından ufuk açan bir program oldu benim açımdan. Böyle programların hem İstanbul’da hem de Türkiye’nin diğer bölgelerinde artarak devam etmesini umuyorum.

Ali Bey iki saat süren çalıştayı, tam bir yaşayarak öğrenme deneyimi olarak tasarlamış. Eğitmenin anlattığı ve katılımcıların izlemekle yetindiği seminerlerin aksine bu çalıştayda bol hareket ve interaktivite vardı. Bir diğer güzel yönü de, içeriğin hedef kitleye özel tasarlanmış olması ve tamamen “yazarken fark yaratmak” konusuna odaklanmasıydı. Programdan aldığım 3 mesajı sizinle de paylaşmak istiyorum.

1) Varlığınla Fark Yarat

İlk mesaj “varlığınla fark yarat” oldu ve hayatımızdaki en temel unsurları konu aldı: Aldığımız nefes, ses tonumuz ve duruşumuz. “Fark yaratmak için önce bu üçünün farkında olmalı ve hakkını vermelisiniz” mesajı yaptığımız uygulamalarla zihinlere yazıldı. Doğru nefes almanın ses tonu ve konuşma üzerindeki önemini ve net bir ses tonuyla konuşmanın karşımızdakilerde yaratacağı etkiyi vurguladı Ali Bey. Bu bölümdeki en çarpıcı ve akılda kalıcı mesajı şu oldu “İmla kuralları sadece yazı dilinde değil, konuşma dilinde de çok önemlidir. Konuşurken detone olmamak için imla kurallarını kullanın.”

2) Hikayeni Gözünde Canlandır

Diğer mesaj konuşurken ve yazarken öncelikle zihinde bir hikaye canlandırmak gerektiği üzerineydi. “Her yazının bir hikayesi olmalıdır. Bu hikayeyi okuyucularınıza aktarabilmek için öncelikle siz hissetmeli ve içinde yaşamalısınız.” Bu konuda kısa bir uygulama yaptık. Zihnimizde bir mekan canlandırıp o mekanın hikayesini gruplar halinde yazmayı denediğimiz bu uygulamada maalesef pek başarılı olamadık. Yaşadığımız en temel zorluk mekanı gözümüzde canlandırırken bir kurguya bağlı kalmamamız ve detayları es geçmemizdi. Benim kendi adıma aldığım mesaj, yazıda bir hikaye kurgulamak ve önemli detayları atlamamak için iyi bir gözlemci olmam  ve hayatı aceleye getirmeden, her anını hissederek yaşamam gerektiği oldu. Ali Bey’in sözleriyle bu bölümü tamamlayacak olursam “Aslolan göze görünmeyendir. Fark yaratmak için herkesin görmediğini görmek, görebilmek için insanları ve hayatı okumayı öğrenmek gerekir.”

3) Bugünün Farkları Yarının Standartlarıdır

Fark yaratmak kısa vadeli bir eylemdir. Her dönemin farklı uygulamaları ve farklı bakış açıları olur. Ama bir süre sonra görürüz ki bu farklar standartlar haline gelir ve yeni şeyler söylemek için yeni farklar yaratmak gerekir.

Yazıda fark yaratmak ve yaratıcılık kendiliğinden olabilecek bir şey değil. Bunun için sürekli çalışmak, okumak ve öğrenmek gerek. Ali Bey’in deyimiyle bir “beyin takımımız” olmalı. Bu beyin takımı yazarlardan, alanınızdaki insanlardan oluşmalı ve onları çalışmalarını sürekli takip etmeliyiz.

Bu fark yaratan organizasyon için Ali Poyrazoğlu’na, organizasyonu yapan Bumerang Hürriyet Yazarkafe’ye ve etkinliğe ev sahipliği yapan Borusan Holding’e teşekkür ederim.

TAYBO.NET